06/09/2017 Ankara
2015 temmuz
ayının sonrasında Türk İstihbarat Teşkilatının (MİT) Cemil Bayık’ın yakın
halkasına sızmaya çalıştığını fark eden PKK, Bayık’ın yakın korumalarından
birisini yem olarak kullandı.
MİT’in yeme aldanması sonucu PKK, MİT ile koruma
arasında sağlam bir güven ilişkisi kurmak için koruma aracılığı ile MiT’e
önemli istihbari bilgiler aktardı. MİT’e aktarılan bilgiler o kadar önemli idi
ki iki kritik MİT görevlisi köstebekleri ile Süleymaniye’de bir görüşme
ayarlamaya karar verdi.
Kürt
gazeteci ve bölge tecrübesi ile bilinen Fazel Hawramy’nin Al Monitor’da yazdığı
habere göre, PKK, MİT ajanlarına tuzak kurdu ve sonra da rehin aldı.
Hawramy’nin Ağustos
ayının başlarında Bayık’ın koruması MİT görevlilerine Bayık’ın tedavi amaçlı
Süleymaniye’ye gideceğini bildirdi. Bayık’ın öldürülmesi veya ele geçirilmesi
Erdoğan için çok önemli bir istihbari başarı olacaktı. Fakat son anda Bayık’ın
koruması Süleymaniye’nin PUK tarafından sıkı bir şekilde izlendiği için
görüşmenin Kandil Dağı ve Süleymaniye arasında yer alan Dukan adlı bölgede
yapılmasını talep etti. Gölü ile meşhur Dukan özellikle Arap ve Kürtler
tarafından yaz aylarında yoğun ziyaretçi akınına uğruyor. Bu anlamda bölge
casusluk operasyonları için çok elverişli bölge konumda bulunuyor.
3 Ağustos’ta
bölgeye giden ve 2 MiT ajanının yanlarındaki Kürt refakatçiler ile bir yazlıkta
bulunduğunu öğrenen bir grup PKKlı gerilla video kaydına aldıkları bir
operasyon ile MİT görevlilerini ele geçirdiler ve Kandil Dağı’na doğru
sevk etti. Kandil Dağı yolu PUK (Kürdistan Yurtseverler Birliği) tarafından
kontrol edilen kontrol noktaları ile çevrili olmasına rağmen PKK’lı
gerillalar MİT görevlilerini geçirmeyi başararak Kandil’e ulaştılar.
PKK vakit
kaybetmeden 2 MİT görevlisinin sorgusuna başladı. PKK’nın yöntemleri hakkında
bilgi sahibi olan eski bir resmî görevlinin aktardığına göre söz konusu sorgu
ve bilgi alma işlemi en az 3 ay sürebilecek. Bununla birlikte, Erdoğan ve Fidan
söz konusu MİT operasyonu hakkında hiçbir bilgi vermediği PUK yetkilileri
ile MİT ajanlarının serbest bırakılması için müdahale etmesi için
temaslarda bulundu. En az iki defa MİT görevlilerinin serbest bırakılması için
girişimlerde bulunan PUK’un talebi PKK tarafından kabul edilmedi.
23
Ağustos’ta Erbil’e giden Dışişleri Çavuşoğlu PUK yetkilileri ile bir görüşme
gerçekleştirdi. Ama söz konusu görüşmeden bir sonuç alınamadığı anlaşılıyor.
MİT olayı ile Al-Monitor’e konuşan iki farklı kaynağın aktardığına göre Ankara
Tahran’ın kendisi adına olaya müdahale etmesini istemiş ancak PKK ile görüşme
gerçekleştiren Tahran da bir netice alamamış.
Çavuşoğlu’nun
Erbil ziyaretinin hemen ertesi günü Ankara, PUK temsilcisi Bahroz Galili’yi
sınır dışı etme kararı aldı. Süleymaniye havalimanına indikten hemen sonra
açıklamada bulunan Galili, PKK’nın istediği gibi hareket edemeyeceğini
KRG(Kürdistan Bölge Yönetimi)’nin egemenliğine saygı duyması gerektiğini ifade
etti.
Bayık’ın da
aralarında bulunduğu PKK’nın üst düzey yetkilileri Galili’nim sınır dışı
edilmesine karşı cevap verilmesi gerektiğini ve Türk devletinin entrikalarında
yer alamaması konusunda PUK’u uyardı.
PKK’nın söz
konusu operasyon görüntüleri yayımlaması durumunda Erdoğan, Türk tarihinin en
utanç verici istihbarat başarısızlığının altına imza atmış olacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder